AZİZİYE İLÇESİ’NİN TARİH, TURİZM VE KÜLTÜR VARLIKLARI
TARİHİ: İlçemizin ilk yerleşme yeri,Karasu ile Pulur Çayı arasındaki verimli bölgedir. Bu bölgenin sınırları içinde yer alan Karaz (Kahramanlar Köyü ) da yapılan kazılar ve arkeolojik araştırmalar buradaki hayatın M. Ö. 4000 yıllarına kadar uzandığını göstermektedir.Çeşitli medeniyetlerin yaşandığı İlçemiz, 1071 yılındaki Malazgirt Zaferinden sonra tamamen Türk’lerin eline geçmiştir.
1080 yılında Saltukoğuları’nın, 1230 yılında Konya Selçukluları’nın eline geçmiş, 1242 yılında Moğollar tarafından yağmalanmış, 1385 yılında Karakoyunlular’ın, 1387 yılında Timur’un eline geçmiştir. Osmanlılar’ın eline geçtikten sonra, Osmanlı Sultanları Yavuz Selim ve Kanuni,doğu seferlerinde Ilıca’yı konaklama yeri olarak kullanmışlar, bazı kaynaklara göre Kanuni Sultan Süleyman kaplıcalarda yıkanmış, buraya “ÇERMÜK İL” adını vermiştir.
1916 yılında Rusların eline geçmiş, Rusya’daki 1917 Bolşevik İhtilalinden sonra Ermenilerin vahşetini bütün acısıyla yaşamış,Ilıca halkının esaret günleri, 11 Mart 1918 tarihinde sona ermiştir.
Mustafa Kemal Paşa ve Arkadaşları Milli Mücadele yıllarında, Erzurum’a teşriflerinde 3 Temmuz 1919 günü ikindi üzeri Ilıca’ya varmışlar ve trenden inerek kaplıcaların önünde birer kahve içmişlerdir.
İlçemiz, Cumhuriyet döneminde Erzurum İline bağlı bir nahiye idi. 1990 yılında 3644 Sayılı Kanun gereği İlçe olmuştur.
COĞRAFİ YAPISI: Erzurum İli’nin batısında bulunan Ilıca’nın Kuzeyi İspir İlçesi, Güneyi Erzurum, Doğusu Erzurum, Batısı Aşkale İlçesi, Kuzey Doğusu Tortum İlçesi ve Kuzey Batısı Bayburt İli ile sınırdır. Batısında Daphan Ovası bulunmaktadır. Kuzeyi 3288 metre yükseklikteki Karga Pazarı dağları ile çevrilidir. Toplam yüz ölçümü 1678 km2 olup, rakımı 1812’m dir.
İlçemiz sınırlarından, Fırat Nehrinin bir kolu olan Karasu, Karasu’nun kolu olan Serçeme Çayı ve yine Karasu’nun bir kolu olan Pulur Çayı geçmektedir. Bunlardan Karasu’nun İlimiz sınırları içindeki uzunluğu 140 km’dir. Serçeme Çayı’nın uzunluğu 69 km, Pulur Çayı’nın uzunluğu 43 km’dir. Her iki akarsuyun tamamı ilimiz sınırları içinde kalmaktadır.
ULAŞIM DURUMU : İl merkezine 14 km. mesafede bulunan Ilıca İlçesi E-80 karayolu üzerinde kurulmuştur.Mezkur yol ile Erzurum ili ve Aşkale İlçesine bağlanmaktadır. Kars- İstanbul arası demiryolu ilçenin içinden geçmektedir. Erzurum Havaalanına da çok yakındır.
NÜFUS DURUMU: İlçemizin merkez nüfusu 2007 nüfus sayımına göre 35708, bağlı köylerin nüfusu 15281’dİr. Toplam nüfus sayımız 50989’dur.
TURİZM VARLIKLARIMIZ:
1- BALIKLI GÖL :Ilıca İlçesine ait merkez Söğütlü köyündedir. Gölette, halk tarafından kutsal kabul edilen dolayısıyla yenilmeyen irili ufaklı bir çok balık bulunmaktadır. Bölge halkı tarafından mesire yeri olarak kullanılmaktadır. Ziyarete açıktır. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından sit alanı olarak tescil edilmiş koruma altına alınmıştır. Ulaşımı kolaydır. İlçe merkezine 7 km mesafededir.
2- ERZURUM AZİZİYE BELEDİYESİ’NE AİT KAPLICA VE OTEL: İlçe merkezinde bulunan kaplıcaların tarihi çok eskilere dayanmaktadır. Ne zaman yapıldığı tam bilinmemektedir. Büyük havuz, Oluklu havuz ve Zincirli havuz adıyla 3 bölümden, 10 adet banyodan oluşmaktadır. Otel kısmı,tadilat nedeniyle kapalıdır.
Söz konusu kaplıca suyunun banyo uygulamalarında, kas iskelet sisteminin romatizmal, ortopedik ve nörolojik hastalıkların rehabilitasyonunda, içme uygulamaları şeklinde mide, bağırsak sisteminin hiperasidite ile seyreden rahatsızlıklarında tamamlayıcı tedavi olarak kullanılmasının uygunluğu Sağlık Bakanlığı tarafından tescil edilmiştir.
3- AZİZİYE BELEDİYESİ KAPLICASI:: İlçemiz Harmanlar mevkiin de Aziziye Belediyesi tarafından tek havuzlu olarak yapılan kaplıca, 1998 yılında faaliyetine başlamıştır. Adı geçen Belediye tarafından kiraya verilmiş olan kaplıca halen faaliyetini sürdürmektedir.
Kaplıca suyunun içerdiği mineraller sayesinde bir çok hastalığın tedavisine iyi geldiği bilinmektedir
4-PULUR KÖY ENSTİTÜSÜ : 1942 Yılında İlçe merkezinde kurulan okul, 1943-1944 öğretim yılında diğer köy enstitüleri tarafından gönderilen öğrenci ekiplerince yapılan binalara taşınarak, öğrenimini sürdürmüştür. Pulur Köyü (Ömertepe Köyü) ve Pulur Çay’ından ismini alan Köy Enstitüsünün 1954 senesinde adı Pulur İlköğretmen okulu olarak değiştirilmiş 1958 yılında Yavuz Selim İlköğretim Okulu ismini almıştır. Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim Çaldıran seferine çıkarken bölgede konakladığı için bu isim verilmiştir. 8 ahşap bina da köy enstitüsü olarak faaliyete başlayan okul 1978 yılından itibaren bugün kullanılan bina da Yavuz Selim Yatılı İlköğretim Bölge okulu olarak faaliyetini sürdürmektedir. Zamanında Köy Enstitüsü olarak kullanılan binalar Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescil edilerek koruma altına alınmıştır.ilçeye 2 km. mesafededir.
5- ALACA ŞEHİTLİĞİ : İlçemize bağlı Alaca köyünde 10 Mart 1918 günü 278 masum Türk, Ermeni Çetelerince vahşice katledilmiştir. Kazım KARABEKİR Paşa komutasındaki Türk Ordusunun aynı gün köye ve 11 Mart sabahı Ilıca'ya girmesiyle esaret günleri sona ermiştir. Kazım KARABEKİR Paşa, Ilıca’nın Alaca Köy’ünde Ermeniler tarafından yapılan katliamı şöyle anlatmaktadır: " Köyü dolaştım, facianın en müthişi burada idi. Süngülenmiş veya yakılmış cesetlerin başındaki ağlama ve bağrışmalar insanın tüylerini ürpertiyordu. Süngülenmiş memedeki çocukları kucağına almış bazı analar saçlarını yoluyorlardı. Sanıyorum ki, yeryüzünde bu kadar feci bir sahneyi gören gözler pek mahduttur."
1986 yılında yapılan kazıda ortaya çıkan durum basın ve yayın organları vasıtasıyla bütün dünyaya duyurulmuş, zamanın Cumhurbaşkanı Kenan Evren’ in katılımı ile şehitlerin anısına yapılan abide Temmuz 1986 yılında törenle açılmıştır. Her yıl 10 Mart günü Alaca şehitlerini Anma Günü olarak kutlanmaktadır. İlçeye 12 km. mesafededir
6- PULUR (ÖMERTEPE) ÖREN YERİ: Bugünkü adı Ömertepe olan Pulur Köyü eski bir yerleşim yerinin adıdır, köyün girişindeki Pulur Köprüsü, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescil edilerek, koruma altına alınmıştır. Pulur Höyüğü, prehistorik dönemlere kadar uzanan bir tarih çerçevesi içinde düşünüldüğünden Atatürk Üniversitesi adına kazılar yapılmıştır. MÖ.4000 yılına kadar uzanan üst üste dört yerleşim tabakası tespit edilmiştir. Güneyinde bulunan ve neolitik- Cilalı Taş dönemine kadar uzanan bazı veriler elde edildiğinden Pulur Höyüğü’nün bilindiğinden daha eski bir tarihe sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Aynı zamanda Karaz kültürü ile de paralellik gösteren yağ yakmaya mahsus çıkıntılı, hayvan başı şeklide altarlar, seramikler, idoller bulunmuştur.
7- ÖZNÜ KÖPRÜSÜ: Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescil edilerek, koruma altına alınmıştır.Ilıca merkezine 10 km. mesafede olup, yeni yapılan Erzurum çevre yoluna bağlantılı Beypınarı Köyü yolu üzerindedir.
8- KUZGUN BARAJI: İlçeye 60 km mesafede, İspir yolu üzerindedir.Baraj gölü ile sulama yapılmakta ve yapımı son aşamaya gelen HES ile elektrik üretilmektedir. Baraj çevresine Orman Bölge Müdürlüğümüzce park yapımı çalışmalarına başlanılmıştır.
9-KARAZ(KAHRAMANLAR) ÖREN YERİ: Ilıca’ya 3 km uzaklıkta, bugünkü adı Kahramanlar olan köyde eski bir höyük bulunmakta idi
Tarih öncesi devirlerden kaldığı anlaşılan bu höyük üzerinde, 1942 ve 1944 yıllarında Türk Tarih Kurumu adına Dr.Hamit Zübeyr KOŞAY tarafından bir kazı yapılmıştır.Burasının, Osmanlı, Selçuklu, Bizans dönemlerinde iskan gördüğü anlaşılmaktadır. Karaz kelimesinin kökeni bakımından, bölgedeki yerleşimin Azzi’lere kadar uzandığı kabul edilmektedir. Buradan elde edilen buluntuların benzerlerine Malatya Arslantepe , Keban Sakyol (pulur), Çıldır gölü kıyısında ve Filistindeki bazı bölgelerde yer alan kökeni Subarilere, Hurilere kadar uzanan kültür çevrelerinde de rastlanmıştır.
GENEL SUNU,
İl Merkezine 14 km uzaklıkta bulunan İlçemiz Erzurum’un sayfiye yerlerinden biridir. Yaz aylarında İl Merkezinden, İlçelerden ve köylerden kaplıcalara çok sayıda vatandaşımız gelmekte,kaplıcalarda şifa bulmakta, yakınındaki bahçelerde piknik yapmaktadırlar. İlçemizin içinden geçen Pulur Çayı boyunca çevre düzenlemesi yapılması halinde yukarıda belirtilen etkinlikler ulaşımın kolaylığı da göz önüne alındığında rahatlıkla yapılabilecektir. Ayrıca Erzurum İl Merkezinin yoğun kentleşme ve sanayileşme dolayısı ile önümüzdeki 10 yıllarda iş merkezi olacağı düşünülmekte bu nedenle İlçemiz yerleşim merkezi olarak Erzurum’un Banliyösü olabileceği değerlendirilmektir.
İlçemiz Termal sular yönünden çok zengindir. Halen üç ayrı yerden termal su çıkmaktadır. Yapılacak yeni sondajlarla su kaynakları daha da zenginleşecektir, İlçemize İlgi gösterilmesi, gereken yatırımların yapılması halinde tam bir termal şehir olmaya çok müsaittir. Yine İlçe Merkezindeki Jandarma Komutanlığı arkasındaki bölgede 160 m derinlikte 50 sn/ debide, 40 santigrat derece sıcaklıkta yeni çıkan termal suyun olduğu bölgede, İlçemiz Belediyesi tarafından otel, kaplıcalar, apart villalardan oluşan bir proje hazırlanmıştır. Bu proje için kaynak aranmaktadır. Aynı bölgede İlçemiz Jandarma Komutanlığı da, Termal Otel özelliğini ihtiva eden bir misafirhane yapılması talebinde bulunmuştur. İlçemizde bulunan şifalı sular değerlendirildiği takdirde İlçemiz’in termal şehir olacağı düşünülmektedir.
İlimiz Merkez İlçe’de bulunan Palandöken Dağında son derece canlı bir kayak turizmi mevcuttur buraya kayak yapmak amacıyla fazla sayıda yerli ve yabancı insanlar gelmektedir. İlçemizin, Palandöken Dağına da çok yakın olması nedeniyle, İlçemizde termal tesisler, turistik oteller yapılırsa, kayak yapmak amacıyla gelenler İlçemizde konaklayacaklar, böylece kayak turizmi ile İlçemizdeki termal turizm de bütünleşmiş olacaktır.
Kuzgun Barajı, suyunun çok temiz olması nedeniyle balıkçılık için son derece idealdir. Mevcut durumu ile de görülmeye değer yerlerdendir. Çevresinin ağaçlandırılması, yolunun asfaltlandırılması ve baraj çevresine tesislerin yapılması halinde turizm yönünden çok önemli bir yer konumuna kavuşmaya çok müsaittir
Yine ilçemizde dağ turizmine müsait yaylalar mevcuttur.
İlçemizdeki projelerin gerçekleşmesi halinde ekonomik nedenlerden dolayı özellikle köylerden % 29 oranındaki göçte tamamen önlenmiş olacaktır.
Saygılarımla arz ederim.